Sanıyorum 10 yaş civarındaydım en küçük halamın “gerçek halam” olmadığını öğrendiğimde. O zamanlar büyük hayal kırıklığına uğramıştım, hissettiğim şey halama yüklediğim anlamın azalmasına yönelik değildi; tam tersine onun aslında başka birilerinin halası olması durumunu kıskandığımı hatırlıyorum.
Aramızdaki yaş farkı fazla değildi, dolayısıyla birlikte büyüdük diyebilirim. İkimiz de ailenin kıymetlileriydik. Bunun dışında “gerçek olmayan halam”, babamın, amcamın, gerçek halalarımın “gerçek olmayan kızkardeşi”ydi. En küçükleriydi, hassas olan durumu ile birlikte farklı imtiyazlara sahip olmayı hakkediyordu. Ailede her zaman özel bir konuma sahipti; aynen “gerçek halam” olsa idi, kardeşlerinin ona davranacağı gibi. Diğer halalarım da kanser hastalığına yakalandı ama en küçük kardeşlerinin aynı hastalıkla mücadele süreci hep daha fazla ayrıcalığı elinde bulundurdu.

3 Kasım 2018’de “gerçek olmayan halam” aramızdan ayrıldı. Cenazesinde en ön safta yer alan “gerçek olmayan” kardeşleriydi. “Gerçek kardeşleri” de oradaydı evet, ellerinden geleni de yaptılar ama, cenazesinde. Halam, hayattayken “gerçek kardeşlerinin” ona göstermedikleri ya da gösteremedikleri ilgiyi, öldükten sonra gördü. Bu görme eyleminin göz ile yapılacağı zamanın hayallerini kurdu belki bilmiyorum ama bildiğim tek şey görmeyi yalnızca gözün sağlamadığı gerçeği ile büyütüldüğü “gerçek olmayan kardeşlere” sahip olmasıydı.

Halam ile ilgili olayları anlatırken kullandığım gerçek ve olmayan ayrımını oluşturan olgunun kan bağı olduğu anlaşılıyordur muhtemelen. Gerçekten de öyle mi? Bir kardeşi gerçek yapan şey ne? Kan bağı mı, can bağı mı? Kardeşliğin yalnızca kan bağı ile açıklanabileceğini düşünüyorsanız sizi gerçeklerinizle baş başa bırakayım. Kardeşliğin kan bağından daha öte bir şey olduğunu ve kan bağına gerek olmadığını düşünüyorsanız, kardeş dünyama hoş geldiniz. Kardeşliğin gerçekliğini kan bağından sıyırıp gerçekliğin kardeşliğine adım atabilirsek belki, o zaman kardeşlik kavramı kendi gerçeğini bulabilir. O günlerin umuduyla…
1 yorum
Serpil Esmerligil · 25/03/2019 10:29 tarihinde
Harika bir yazi canim
Ellerine saglik